Beyin insan vücudundaki diğer herhangi bir organdan daha fazla enerji kullanır ve glikoz onun yakıt kaynağıdır. Fakat standart Amerikan diyetinde beyin aşırı miktarda şekere maruz kaldığında ne olur? Bu durumda, kesinlikle daha iyi değil.
Beyinde, fazla şeker hem bilişsel becerilerimizi hem de kendi kendimizi kontrol etmemizi engelliyor (biraz şeker olması daha fazla şey için can atıyor). Şeker beynin ödül merkezinde ilaç benzeri etkilere sahiptir. Bilim adamları, tatlı yiyeceklerin – tuzlu ve yağlı yiyeceklerle birlikte – insan beyninde bağımlılık benzeri etkiler yaratabileceğini, kendi kendini kontrol etmeyi, aşırı yemek yemeyi ve sonradan kilo alımını artırabileceğini öne sürdüler.
İlk insanlarda bu uyarıcı, kalori bakımından zengin gıdalara yol açmasına yardım etti; Fakat şimdi bu ilkel hareket, obezite ve diyabet salgınlarına katkıda bulunuyor. Madde bağımlılığı ve aşırı yeme davranışının davranışsal ve nörobiyokimyasal özellikleri oldukça benzerdir ve gıda bağımlılığı fikri bilim adamları arasında zemin kazanmaktadır.
Makalede Neler Var?
Ödül Yanıtı
İnsanlarda, yüksek glisemik gıdaların, beynin ödül tepkisi ile bağlantılı bölgelerini harekete geçirdiği ve düşük glisemik yiyeceklere kıyasla daha yoğun açlık duyguları uyandırdığı bulunmuştur. Kan glukozunda yükselmeye neden olan yiyecekler beyinde daha fazla bağımlılık yaratan bir tahrik üretir.
Beyin aktivitesi üzerine yapılan araştırmalar, fazla yemek yemenin beynimizin ödül sistemini değiştirdiği fikrini destekleyen kanıtlar sağlamıştır; Bu aynı sürecin bağımlılıkla ilişkili toleransın altında olduğu düşünülmektedir. Zaman içinde, aynı ödül seviyesine ulaşmak için daha fazla miktarda madde gerekir. Çalışmalar, fazla yemek yemenin azalmış bir ödül tepkisi ve şeker, tuz ve yağ bakımından zengin düşük besleyici gıdalara aşamalı olarak kötüleşen bir bağımlılıkla sonuçlandığını göstermektedir.
Fazla Şekerin Vücut Üzerindeki Etkileri
Vücudun her yerinde, fazla şeker zararlıdır. Kan dolaşımındaki tek bir yükseltilmiş glikoz örneği bile beyne zarar verebilir, bu da bilişsel işlevlerin yavaşlamasına ve hafıza ve dikkat eksikliğine neden olabilir.
Şeker ayrıca havayı da etkiler. Sağlıklı genç insanlarda, bir beyin görüntüleme çalışmasına göre, duyguları işleme yeteneği yüksek kan şekeri ile riske girer. Başka bir çalışma, tip 2 diyabet hastalarının akut hiperglisemi (yüksek kan şekeri) sırasında üzüntü ve endişe duygularını arttırdığını buldu.
Yüksek Glikoz ve Beyniniz
Yüksek kan şekeri kan damarlarına zarar verir. Kan damarı hasarı, diyabetin vasküler komplikasyonlarının ana nedenidir; beyindeki kan damarı hasarı ve retinopatiye neden olan gözler gibi diğer sorunlara yol açar. Uzun süreli diyabetiklerin çalışmaları, öğrenme, hafıza, motor hızı ve diğer bilişsel işlevlerde açıklara yol açan ilerici beyin hasarı göstermektedir.
Yüksek glikoz seviyelerine sık maruz kalmak zihinsel kapasiteyi azaltır, çünkü daha yüksek HbA1c seviyeleri daha yüksek derecede beyin büzülmesiyle ilişkilendirilir. Şeker hastalığı olmayanlarda bile, yüksek şeker tüketimi, bilişsel işlev testlerinde daha düşük puanlarla ilişkilidir. Bu etkilerin hiperglisemi, hipertansiyon, insülin direnci ve yüksek kolesterol kombinasyonundan kaynaklandığı düşünülmektedir.
Yemeğimize eklenen herhangi bir şeker tehlikelidir. Tatlı dişimizi, rafine şekerler yerine taze meyvelerle tatmin ederek bu tehlikelerden kaçınabiliriz. Agave, bal ve akçaağaç şurubu gibi diğer konsantre tatlandırıcılar da aynı derecede tehlikelidir. Taze meyve yiyerek, kan dolaşımındaki şekerin dalgalanmasını azaltan ve olumsuz etkilerini engelleyen tatlandırıcı ve meyvenin lifine, antioksidanlarına ve fitokimyasallarına ilave bonus kazandırır.